28 Eylül 2011 Çarşamba

Direnenler De Var Bu Havalarda



Lisede okumak için köyünden yola çıkan bir öğrenci günde ortalama 10-15 TL’yi baslara (otobüs) veriyor. Bu rakam ayda 300 TL’yi aşabiliyor.
Gün içinde kantinde yapılan harcamalar, kırtasiye masrafları, kıyafet gibi giderler ve özel ihtiyaçları, harçlığı da düşünüldüğünde bir öğrencinin aylık gideri neredeyse asgari ücrete eşdeğer...
Daha okullara eğitimden bütçe ayrılmamasından kaynaklı olarak yaratılan bilet, bağış vb. soygunculuk yöntemlerini saymıyoruz bile... Geçtiğimiz yıllarda yaşadık, bağışını vermeyen okula kayıt yaptıramadı, biletini satmayan karnesini alamadı.

Devletin elini eğitimden giderek çekiyor olması, tüm gücünü polis, asker, özel kuvvet gibi kolluk kuvvetlerine yoğunlaştırması; neo-liberal sözde serbest piyasa ortamının birinci kuralı.
Hani “kuralsız” “serbest” falan derler ya, koca bir yalan...
Serbest piyasanın o kadar çok kuralı var ki...
Devlet eğitimle uğraşmayacak, ulaşımla, sağlıkla, barınmayla, ısınmayla, elektrikle, telefonla uğraşmayacak... Devlet, sadece halkı iliğine kadar sömüren bir grup işbirlikçi ve yabancıyı koruyacak, bu duruma itiraz edenin suratına yumruk olup vuracak, gözüne gaz olup girecek, kafasına cop olup inecek...
Ulaşım ücretlerine itiraz eden lise öğrencilerinin başına da farklı bir şey gelmedi.
Çoğunlukla kendiliğinden bir şekilde yollara dökülen öğrenciler için eğitim bakanlığı okullardan rapor istedi. Eylem günü kimler gitmemiş okula...
Mağusa’nın pek bir muhterem kaymakam hanımefendisi bir adım daha ileri gitti. Öğrencileri polise şikayet etti. Gerekçe: Öğrenciler eylemlerinde megafon kullanmış...
Gördünüz mü ne büyük kabahat...
Neyse ki, bu ihbarın gereğini yerine getiren kahraman polis teşkilatımız hemen olaya el koydu ve bu büyük suçu işleyen lise öğrencilerine dava okudu.
Böylece megafon gibi tehlikeli bir aracı, eylem gibi uygunsuz bir yerde kullanan bu densizlere mahkeme yolu açıldı.
Devlet, vatandaşlarının eğitim, ulaşım gibi temel haklarını güvence altına almak için değil; baskı, şiddet ve göz korkutma için var olduğunu bir kez daha hatırlattı bizlere.
Şimdi mahkemeden beklentimiz, bu davayı hızla sonuçlandırıp suçlulara haddini bildirmesidir. Yoksa ortalık eylemlerde megafon kullanan haylazlarla dolabilir!
Lise öğrencileri, en temel haklarını en meşru yollarla ararken; polisinden kaymakamına, eğitim bakanlığından okul müdürlerine kadar ciddi bir rahatsızlık yarattılar.
“Müşteri Değil Öğrenciyiz” diyorlar...
“Parasız Eğitim Parasız Ulaşım” diyorlar...
“Eğitim Haktır Satılamaz” diyorlar...
Bunları söylerken, temel, açık ve samimi ihtiyaçlarını dile getiriyorlar.
O kadar temel şeyler söylüyorlar ki, sistemi temelinden sallıyorlar.
O kadar açık ifade ediyorlar ki, egemenleri çırılçıplak bırakıyorlar.
O kadar samimi istiyorlar ki, zalimlerin ikiyüzlülüğünü gösteriyorlar.
O kadar rahatsızlık veriyorlar ki, koskoca kaymakamı makamında hop oturtup hop kaldırıyorlar. Polis; uyuşturucu satıcılarını, kumarhane ve kerhane sahiplerini bırakıp onlarla uğraşıyor. Eğitim bakanlığı ise okul-öğretmen-müfredat sorunlarından çok daha önemli bu disiplin konusuna odaklanıyor!
Lise öğrencileri bizlere yol gösteriyor, öğretiyor ve mesaj veriyorlar.
Lise öğrencileri, bize yol gösteriyor: Kendi sorunlarımızı sahiplenmemiz, birlik olup sokaklara dökülmememiz, mücadelenin neşesini kaybetmememiz, taleplerimizi dolambaçlı yollara girmeden ifade etmemiz için örnek oluyorlar.
Lise öğrencileri, öğretmenlerine, müdürlerine öğretiyor: Korkmadan doğru bildiklerini söylemleri, bireysel değil kolektif çıkarlarını ön plana almaları, yaptıkları mesleğin onurunu yerlerde süründürmemeleri, korkarak değil inanarak yaşamaları için örnek oluyorlar.
Lise öğrencileri, polise, kaymakama mesaj veriyor: Bu halkın hizmetinde olup olmadıklarına, kimin için çalıştıklarına, kendi insanlarının en temel taleplerine nasıl yanıt verdiklerine ve ne kadar insan olduklarına karar vermelerine yardımcı oluyorlar...
Lise öğrencileri, yol göstermek, öğretmek ve mesaj vermek için sokaklara dökülmediler oysa...
Lise öğrencileri, sadece okullarına soyulmadan, sömürülmeden, para kesesi olarak görülmeden rahatça ulaşabilmek istiyorlar.
İnsanın evinden çıkıp okuluna varmasının bir gelir kaynağı olarak görüldüğü; birileri için maliyet diğerleri için zenginlik fırsatı olarak algılandığı bir ülkede büyümek istemiyorlar.
“Direnenler de var bu havalarda” demişti şair...
Lise öğrencileri bize benzememek için direniyorlar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder