Kamu Emekçisi Tembel mi?

Kamu emekçileri olarak her ne kadar da sendikal anlamda bölünmüş de olsak, istenen seviyede bir mücadele yürütemiyor da olsak; ülkemizdeki en örgütlü kesimlerden birini oluşturmaktayız. Tıpkı bir diğer kamu emekçisi öğretmen kesimi gibi bizlerin de özlük haklarımız ve iş garantimiz sendikal mücadele sonucu ülke standartlarının üzerindedir.

Bu durumda geçmiş mücadelelerimiz ve şimdiki sendikal örgütlülüklerimizin büyük payı vardır. Ancak mevcut haklarımızı geriye götürmek isteyenler; bizleri diğer çalışan emekçi kesimlere hedef göstermekte ve bu yolla haklarımızı geri almaya çalışmaktadırlar. Ülkemizdeki en örgütlü kesimlere öğretmenlere ve kamu emekçilerine karşı sürekli bir yıpratma politikası güdüldüğünün hepimiz farkındayız. Bunun nedeni örgütlü olmamızdan rahatsız olmalarıdır. Oysa diğer örgütsüz kesimlerin de haklarını ilerletmesi, iş güvencelerini sağlaması örgütlenmekten geçmektedir. Bu yolda kamusal alanda örgütülü sendikalarımızın özel sektör çalışanları ile dayanışması ve örgütlenmelerine destek olması şarttır.
Ülke genelinde kamu emekçilerinin tembel olduğu,iş yapmadığı, havadan para kazandığı gibi söylemleri yayanlar da; bizlerin kazanılmış haklarını geriletmek isteyenlerdir.
Kamu emekçileri tembel değildir. Tam aksine büyük bir çalışma isteği ve şevkle çalışma yaşamına başlayan emekçiler, devlet bürokrasisinin üst kademelerinde bulunanlar tarafından çalışmamaları için sürekli psikolojik baskı altına alınmaktadırlar. Devlet bürokrasisinin hantal işleyişi, çalışanların teşvik edilmesi yerine çalışmayanların takdir görmesi, nemelazımcı, bananeci kişilerin yetiştirilmek istenmesi, adam kayırma, torpil ve partizanlığın egemen olması gibi sebeplerle kamu emekçilerinde çalışma şevkinin zaman zaman azaldığı doğrudur. Ancak bu durumda sorumluluk kamu emekçilerinde değil üst düzey yöneticilerdedir.
Sendikalarımızın sadece ücret sendikacılığı yapan kurumlar olmaktan çıkarılması ve her dairenin kamusal çıkarlara uygun yönetilmesi için emekçilerelinde bir araç haline getirilmesi sonucunda kamu emekçilerinin iddia edildiği gibi tembel olmadığı da daha net görülecektir. Kamu emekçileri tembel değildir. Aksine ülkemizdeki çarpık yapı, bizleri kötülemek ve çevridikleri alaverelere karşı ses çıkarmamamızı sağlamak için kamu emekçilerinin çevresine karşı duyarsız ve ilgisiz olmasını istemektedir.