1 Ekim 2011 Cumartesi

Dosya: Barış



Argasdi 24. sayısında dosya konusunu barış olarak belirledi. Elli yıldan fazladır ülke gündeminin değişmez ilk sıra konusu olan barışın dosya konusu olarak seçilmesi belki de bugünlerde hem savaşa hem de barışa en yakın durumda olmamızla da bağlantılıdır. Recep Tayyip Erdoğan’ın son Kıbrıs çıkartmasında esip yağmasından; Maraş, Omorfo gibi yerleşim yerlerinin “verilmeyeceği”, iki devletli çözümün gündeme gelebileceği gibi açıklamalarından sonra şimdi de bir yandan İsrail bir yandan Kıbrıs Cumhuriyeti yetkilileri ile yaşanmakta olan diplomatik “it dalaşı”, ciddi bir gerilim ortamının varlığına işaret ediyor.
Petrol, doğal gaz aramaları gibi “gerekçeler” veya AB dönem başkanlığı gibi “izahatlar”la desteklenen bu gerilim ortamı; “donanmamız Akdeniz’e inebilir, zaten donanmalar bunun için vardır” gibi açıklamalarla büyütülüyor.
Bizler biliyoruz ki; egemenler açısından bir pazarlığın en gerilimli anı, pazarlığın sona yaklaştığı andır. Bu sebeple Tayyip’in “2012’de referandum olmalı, bu son şanstır” açıklamalarını diğer açıklamaları ile çelişkili de bulmuyoruz. Bunca gerilim ve savaş tehdidinin ardından gerçek bir barışa ulaşılamayacağı, olası anlaşmanın barış demek olmayacağı, egemenlerin barışından savaş doğduğu ise devrimcilerin yüzlerce yıldır bildiği gerçeklerdir.
Bu sayıda amacımız, barış kavramını kısıtlı sayfa imkanlarımız çerçevesinde masaya yatırmak olarak görülmelidir. Barışı ona en çok ihtiyaç duyanlar yani; emekçiler, ezilenler, sömürülenler, halklar yapar. Bu yüzden de önemli olan halkların barış üzerine düşünmesi, tartışması ve karar vermesidir. Bu dosya böylesi bir tartışmaya katkı koymak ve bizim barışımızı yaratmak çabasının bir parçasıdır. Çünkü “Barış Bizlerin Ellerindedir.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder