30 Kasım 2009 Pazartesi

UBP Kukla Mı İşbirlikçi Mi?

Kamu emekçilerinin Göç Yasası’na karşı vermekte olduğu mücadeleyi desteklediğini iddia eden Afrika Gazetesi, özellikle belli kavramlara yönelttiği ilginç yaklaşımlarla mücadeleye zarar vermektedir. Bunların en başta geleni toplumsal muhalefetin GÖÇ YASASI olarak isimlendirdiği yasayı; Afrika’nın ısrarla MAAŞ YASASI olarak telafuz etmesidir. Bu ifade mücadelenin toplumsal bir mücadele değil maaşlara endeksli bir mücadele olduğu izlenimini yaymaya yaramaktadır.

Afrika’nın bir diğer yaklaşımı; 23 Kasım’dan hemen sonra emekçilerin moralini bozucu bir yayın çizgisi tutturarak yaşananların bir “yenilgi” olduğunu iddia etmesidir. Oysa ortada bir yasa ve ona karşı verilen mücadeleden ibaret bir olgu yoktur. Tam aksine Göç Yasası neo-liberal saldırı dalgasının bir uzantısından ibarettir. Süreç ne bu yasa ile başlamış ne de bu yasa ile sona erecektir. 23 Kasım emekçilerin bu sürece varı ile yoğu ile direneceklerini gösterdikleri üstelik bunu yaparken polis şiddetinin karşısında gerilemeyip barikat aşma iradesi gösterdikleri tarihtir. Böylesi bir olguyu sadece yasanın geçmesinden ibaret dar bir açıdan bakan Afrika gazetesi moral bozmak dışında hiçbir işleve sahip değildir.
Son olarak Afrika tüm eylemlere sadece TC Elçiliği önünde gidilip gidilmemesi kriteri ile yaklaşmaktadır. Bu sebeple 23 Kasım’da UBP’ye karşı yükselen öfkeden rahatsız olmuş, ısrarla UBP’nin sadece bir kukla olduğunu kaale alınmaması gerektiğini yazmaktadır. AKSİNE UBP sadece verilen emirleri yerine getiren işlevsiz bir kukla değil, süreçten çıkarı olan ve emirleri şevkle uygulayan bir İŞBİRLİKÇİDİR. Kuklalara karşı mücadele etmek anlamsızdır ama işbirlikçiler aramızdan atılması gereken ve asla affedilmeyecek olan en tehlikeli unsurlardır. Toplumsal mücadelelerde halkın ilk tepki gösterdiği kesimin işbirlikçiler olması gayet olağandır.  Oysa Afrika bu tarzı ile adeta UBP’yi kollamakta, gözden kaçırmakta, sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesini engellemektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder