24 Mayıs 2017 Çarşamba

İşgücü Anlaşması ve “Sol”umuzun Hal-i Pürmelali

TC ve kktc arasında imzalanan İşgücü Anlaşması’na dair “sol”dan gelen eleştiriler; ne yazık ki ülkemizdeki birçok sıkıntının neden kangrenleşerek devam ettiğini, onca sızlanmaya rağmen bir türlü çözüm yoluna giremediğini özetler nitelikte.
İşgücü anlaşması ile ilgili koparılan fırtınada sürekli tekrar edilen ve asla dile getirilmeyen noktalara baktığımızda bu durum daha da netlik kazanıyor...

17 Mayıs 2017 Çarşamba

Görüşmeler Hiç Bitmesin

Kıbrıslı Türkler arasında bir süredir yüksek sesle ifade edilmeye başlanan bir soru var; Kıbrıs sorununa çözüm bulmak amacıyla sürdürüldüğü ifade edilen görüşmelerin amacı farklı olabilir mi?
1960’lı yıllardan beridir onlarca görüşmeci, BM sekreteri, AB yetkilisi ve “uzman” tüketmiş olan görüşme süreci, gerçekten de bitimi olmayan koskoca bir labirent gibi, uzadıkça uzamıyor mu sizce de?

10 Mayıs 2017 Çarşamba

Serdar Denktaş’ın Davası

Geçen hafta gazetelerde bir haber gördüm. Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, “kendisi ve oğlu Rauf Denktaş’ı hedef alan yayını” nedeniyle Yeni Bakış gazetesi aleyhine “zem ve kadih” davası açmış...
Serdar Beyin mahkemede dava dosyalandığı sırada imza atarken görüntülendiği haberde bakın nasıl bir açıklamasına yer verilmiş: “Hiçbir belgeye dayandırmadan Denktaş ailesini hedef alan yayınların yargı önünde mahkum olması gerekir. Fütursuzca ve zarar verme amacıyla yapılan yayınlara müsamaha göstermem mümkün değildir. Kişileri hedef alan bu tip karalayıcı yayınlar basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez. Bugün dava açan benim, ama bu tip yayınlara her vatandaş maruz kalabilir. Umarım açtığım bu davanın sonucunda tüm vatandaşlarımızı bu tür asılsız yayınlardan koruyacak emsal bir sonuç elde ederiz.”
 Ne kadar da güzel şeyler söylemiş Serdar Bey...

1 Mayıs 2017 Pazartesi

“Gün Gelir, Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider”

“Günlerin bugün getirdiği, baskı zulüm ve kandır...”
Özel sektörde her gün insanlık onuruna yakışmayan muameleler altında, uzun saatler ve her türlü güvenceden yoksun çalışan emekçiler bunu çok iyi biliyor... Patronun iki dudağı arasında devam eden iş yaşamı, artık her yıl yeniden kırılan rekorlarla iş cinayetlerinin de odağı olmuş durumda...