5 Aralık 2003 Cuma

İşçi Sınıfının Ufukta Görünümü /02 Aralık 2003 Sabahından Dağınık Notlar



Ledra Palace Barikatından geçişleri engellenerek iş yerlerine ulaşamayan bir grup Kıbrıslı Türk işçi bugün sabah Lefkoşa sokaklarında gövde gösterisi yaptı.
Vergi ile ilgili bir evrağı doldurmaları talep edilen, evrağı doldurmayınca da geçişleri engellenen işçilerin bazıları barikatı atlayarak geçti. Ancak Polisin BM yetkililerine durumu bildirmesi ile tutularak kuzeye iade edildiler.

19 Kasım 2003 Çarşamba

Yel Değirmenleri

Kuzey Ege’nin minicik bir adası var. İsmi Bozaada. Çanakkale’den bakıldığı zaman gerçekten de boz bir rengi var. Ama adanın batısı hiç de boz değil. Aksine sık çam korulukları ile kaplı.
Amacım Bozcaada’yı tanıtmak ve sizlere bir gezi yazısı sunmak değil. Her ne kadar da bu adacık, bağları, balıkçılığı ve 2,500 nüfusuna rağmen internet cafesinden lisesine kadar capcanlı insanları ile sözünü etmeye değer bir görünüm de sunsa, benim için asıl süpriz; Ömür, Gonca, Aybike, Banu, Sezen, Elizabeth, Yasemin, Aysun, Tracy, Meltem, Rita ve sözünü etmediğim diğerleriydi. Bunlar da mı kim?

10 Kasım 2003 Pazartesi

Akvaryumun Suyu Değişiyor



Yıllarca yaprak kımıldamayan Kıbrıs politik hayatında, Kuzey’deki kitlesel mobilizasyon ve kapıların açılması ile başlayan hareketlilik dinmek bilmiyor. Bu dönem önümüze, yıllardan beridir neredeyse ilk kez, gerçek sosyal güçlere dayanan gerçek bir politika bir politika yapma imkanı sunmasına rağmen; günlük politikanın anlık mevzilenmeleri şu anda seçim sürecine yönelik strateji, taktik ve manevralara endekslenmiş görünüyor.

19 Mayıs 2003 Pazartesi

Kapılar Açıldı


“Brezilya(Kıbrıs) için bir çıkış yolu var mı?” Bu soru düzenli olarak önüme koyuldu;... Benim cevabım evet. Biz onu döşemeye kararlı olduğumuz sürece bir yol var. Şans eseri karşımıza çıkacak bir yol ise yok.
Yüreğin Pedagojisi. Paulo Freire

Kapılar açıldı... Bu her ne kadar sınırların ortadan kalktığı veya Kıbrıs Adasının bütünleştirildiği anlamına gelmiyorsa da; barış mücadelesinde epey önemli bir gelişme olduğu da gerçek...
Kıbrıs Adasının yeniden birleştirilmesi ve ada insanının şövenizmden arınmış sağlıklı ilişkiler kurabilmesi mücadelesinde, gelinen aşamada gizliden gizliye, alttan alta gelişmekte olan bir ayrılık noktası vardır... Kıbrıs Cumhuriyeti – Annan Planı...

21 Ocak 2003 Salı

Ya İmzalmazsa - Napacaklar? Napacayık?


“Her durumda dikkat etmem gereken şey, lanetlediğim kötülüğün aracı olmamaktır.
Bir insanı haksız yere içeri tıkan bir yönetimde onurlu her insanın olması gereken yer cezaevidir.” Henry David Thoreau[1]

Son bir ayda memlekette yaşananları anlatmaya gerek yok. Toplumun hemen her kesimi sokakta ve gerek kendiliğinden gerekse örgütlü bir faaliyetle kollektif bir çaba ortaya konuyor.

3 Ocak 2003 Cuma

Yenilmeyi Haketmek Yada Kaçmak Mevzusuna Giriş


“Gülünç gözükme riskini göze alarak şunu söylemek istiyorum ki, gerçek devrimcinin kılavuzu büyük bir sevgidir. Gerçek bir devrimciyi bu niteliği olmadan düşünemezssiniz. Liderin belkide en büyük dramlarından biri; tutkulu bir ruhu, soğuk bir zeka ile birleştirip kılı bile kıpırdamadan acı dolu kararlar almasıdır. Bizim devrimcilerimiz, bu halk sevgisini, bu kutsal davayı idealize edip onu bölünmez bir bütün haline getirmelidirler.”
Che Guevera Speaks, Der. George Lavan