30 Ocak 2010 Cumartesi

Güvencesiz Çalışma

1980’li yıllardan itibaren küresel ölçekte yaygınlaşmaya başlayan güvencesiz çalışma biçimleri, artık ülkemizde de görünür hale gelmiştir. Özel sektörde çok daha yoğun bir sömürü kaynağı olan; part-time, sigortasız, sözleşmesiz, sendikasız çalışma ile desteklenen bu durum; artık kamuda da yaygınlaşmaktadır.
Başlarda özelleştirilen kamu kuruluşlarında çalışanların güvencesizleştirilmesinden ibaretmiş gibi görünen bu duruma sendikalar neredeyse hiçbir karşı çıkış örgütlememişlerdi.

10 Ocak 2010 Pazar

Bir Bürokrasi Hikayesi



2005 yılından beridir kamu emekçisi olarak çalışmaktayım. Kamu görevine başladığımda ilk yaptığım iş sendikalı olmaktı. Sendikalı çalışmanın her emekçinin hem hakkı hem de görevi olduğunu düşünüyorum. Bu sebeple de bir sendikaya üye olabilme hakkını kazandığım anda hiç düşünmeden üye oldum. Ne yazık ki özel sektörde çalıştığım 4 yıl boyunca böyle bir şansım olmamıştı. Ancak konu bu olmasa da belirtmek isterim; ülkemizde özel sektör çalışanlarının sendikasız çalışması hepimizin yüz karasıdır. Bu konunun hükümetler tarafından çözülmeyeceği ortadadır. Mevcut sendikaların bu konuya el atması ve özelde sendikalaşmanın yolunu açmak için girişimlerde bulunması şarttır. Ancak kamu sendikaları bırakın özelde sendikalaşmanın yolunu açmayı; kamuda bile HEPSİ BERABER %50 örgütlülüğe sahiptir. Yani kamu emekçilerinin %50’si örgütsüz, geri kalan %50 de onlarca sendika arasında bölünmüş durumdadır. Neyse bu girişten sonra biz dönelim hikayemize…

2 Ocak 2010 Cumartesi

Yoksulluk Olarak Şiddet



Şiddet denilince akla; savaş, ölüm, işkence, dayak gibi fiziksel şiddet biçimleri gelmektedir. Oysa yoksulluk; bugün dünya nüfusunun yarısından fazlasını etkisi altında tutan, insanların kendini insan olarak gerçekleştirmesini engelleyen ve ne yazık ki birçok kişi tarafından şiddet olarak dahi değerlendirilmeyen bir şiddet biçimidir.

Dosya: Şiddet!



Şiddet olgusu giderek yaygınlaşan bir şekilde, günlük hayatımızda olduğu kadar sosyal hayatımızda da kendine yer buluyor. Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşanan son eylemler sürecinde de gözlemlendiği gibi, fiziksel şiddet tekelini yasal olarak elinde bulunduran kurum olan devlet tarafından, vatandaşlar üzerinde şiddet kullanımı yükselen bir grafik göstermekte.

1 Ocak 2010 Cuma

2009 Biterken Kısa Bir Değerlendirme!



Hiç kuşkusuz ülkemizde 2009 yılına damgasını vuran en önemli olay nisan ayında gerçekleşen seçimler olmuştur. Seçim sonuçları sadece CTP’nin muhalefete düşmesi ve UBP’nin hükümet koltuğuna oturması ile değil, sol içi ilişkilere etkileri bakımından da belirleyici olayların yaşanmasını getirdi.