25 Aralık 2024 Çarşamba

Özel Sektör Emekçilerine 13. Maaş Mümkündür


Kamu emekçileri ve sigorta emeklileri 13. Maaşlarını ödendiler. Özel sektörde çalışan yüzbinlerce emekçi böyle bir imkandan mahrum durumdadır. Birçok özel sektör emekçisi haklı olarak bu eşitsizliğe isyanını dile getirmekte ve sosyal devlet olduğu iddiasındaki mevcut yapının, özel sektör emekçilerinin sorunlarına kayıtsız kalmasından şikayet etmektedirler.

Özel sektör emekçileri için 13. Maaş imkansız bir hayal değil, çok kolay bir düzenleme ile hayata geçirilebilecek gerçekçi bir uygulamadır. Gelin özel sektöre nasıl 13. Maaş ödemesi yapılabileceği hakkında biraz konuşalım…

***

Öncelikle şunu belirtelim, kamu emekçilerinin yararlandığı 13. Maaş lütuf değil bir haktır. Bu hak mücadele ile kazanılmış, geçmiş dönemin güçlü sendikal hareketinden bugüne kalmış, saldırı altındaki bir kazanımdır. Ancak geniş kitlelerin sefalet ücretine talim ettirildiği koşullarda, “normal ücret” almak da bir ayrıcalık haline gelir.

Sefalet ücretine mahkum edilmiş, sendikasız çalıştırılan, ek mesai ödenmeyen, haftalık ve yıllık izinlerini kullanamayan, hasta olduğunda dahi maaşından kesinti yapılan geniş bir emekçi kesimi varken; kamu emekçilerinin normal ücret almasının bir ayrıcalık gibi görünmesi doğaldır.

Bu koşullarda kamu emekçilerine düşen görev, normal bir ücrete herkesin erişebilmesi için mücadele etmektir. Aksi takdirde özel sektör emekçileri, bugün olduğu gibi kamu emekçilerinin ayrıcalıklı olduğu yalanı ile kandırılmaya devam edecek ve herkese yayılamayan hak, hiç kimseye kalmayacaktır!

***

Bağımsızlık Yolu’nun parti programında aynen şöyle söyleniyor: “Partimiz 13. Maaş uygulamasının özel sektör emekçilerini de kapsayacak şekilde geliştirilebilmesi gerektiğini savunur. Sosyal Sigortalar ve Sosyal Güvenlik Yasaları değiştirilerek, mevcut fon içerisinde yapılacak bir düzenleme ile (devlet ve patron katkısı da sağlanarak) tüm özel sektör çalışanları için maaşları ile orantılı bir 13. Maaş sistemi Bağımsızlık Yolu’nun mücadele hedefidir.” Bağımsızlık Yolu tarafından 2019 yılından beridir savunulan bu görüşün hayata geçirilebilir olduğu çok sağlam bir hesapla doğrulanabilir.

Bugün özel sektörde çalışanların %70’e yakınının almakta olduğu brüt Asgari Ücret 40,436 TL’dir. Emekçilerin eline geçen net miktar da 35,179 TL civarındadır. Bu miktarlar üzerinden sosyal güvenlik yatırımları yapılan bir emekçiye, bir ay hastalık raporu alması, kaza geçirmesi veya hamilelik durumunda Sigorta tarafından sağlanan aylık ücret ise Asgari Ücret’in %60’ına denk gelmekte, kabaca 24,000 TL olarak ödenmektedir. Kısacası Asgari Ücret alan bir özel sektör emekçisine, 13. Maaş ödenmesi için ihtiyacımız olan miktar 24,000 ile 35,000 TL arasındadır. Gelin her yıl bu rakamı nasıl bulabileceğimize bir bakalım.

***

Elli kişi ve üzeri çalışanı olan işyerlerinin bu miktarı rahatlıkla karşılayabileceği ortadadır. Yasal düzenleme ile bu işyerlerinin 13. Maaş ödemeleri zorunlu hale getirilebilir. Böyle bir zorunluluktan etkilenecek olanlar tüm patronların %1.8’i yani sadece 371 işletmedir ama tüm özel sektör çalışanlarının %50’si yani yaklaşık 71,000 işçi bundan yararlanacaktır.

Geriye kalan yaklaşık 71,000 özel sektör emekçisi için, her ay devlet ve patron tarafından Brüt Asgari Ücretin %2.5’ar oranında (toplam 2,020 TL) bir miktarın oluşturulacak bir fona yatırılması durumunda, faizsiz olarak birikecek rakam her kişi için 24,240 TL’dir. Bu rakam hali hazırda Sosyal Sigortalar Dairesi’nin hastalık, kaza, hamilelik gibi durumlarda ödediği aylık iş görmezlik ödeneğinden fazladır. Bunun yıl sonunda çekilmek üzere aylık faize yatırılması durumunda elimize 30,000 TL’den fazla bir miktar geçecektir. Tam da başlangıçta hedeflediğimiz miktar kadar…

Gördüğünüz gibi yapılması gereken şey kamu ve özel sektör emekçilerini birbirine kırdırmak değil, Bağımsızlık Yolu’nun parti programında belirttiği gibi devlet ve patronların elini cebine atmasını sağlamaktır. Üstelik bu miktar patronlar için işçi başına sadece 1,010 TL’dir. Devlet de aynı oranda bir miktarı yatırdığında, özel sektör emekçilerine 13. Maaş ödemek üzere aylık 2,020 TL toplamak mümkün ve gerçekçidir.

Küçük esnafın bu uygulamadan olumsuz etkileneceğini söyleyenler olacaktır. 2021 rakamlarına göre on kişi ve altında çalışanı olan işletmelerde, yani tüm işletmelerin %90,6’sında toplam 37,450 işçi çalışmaktadır. Bu işçiler için, esnaftan para alınmaz ve devlet %5 oranında yatırım yaparsa, bu sorun da ortadan kalkacaktır.

Hala pek emin olmayanlar için daha söyleyeceklerim var…

***

Yıllardan beridir uygulanmakta olan Prim Desteği ile Sosyal Sigortalar Dairesi’ne her ay patronlar tarafından işçi başına yatırılması gereken yaklaşık 4,450 TL’ye indirim uygulandığını biliyor muydunuz? Bu indirim sektöre göre %42’den %58’e kadar değişen oranlardadır. Örneğin oteller için %58 indirim yapılmaktadır. Biz ortalama %50 rakamını alırsak, işçi başına her ay patronlara yaklaşık 2,225 TL indirim yapıldığı ortaya çıkar!

Bizim 50 ve üzeri çalışanı olanlardan 2,020 TL; 10 ve 50 arası çalışanı olanlardan 1,010 TL almamız gerekiyor. Daha doğrusu almamız değil, hali hazırda her ay kişi başına verdiğimiz 2,225 TL’den bu miktarı düşmemiz, yani patronlardan bir şey almadan, verdiğimiz miktarı azaltmamız gerekiyor. Bunu yapmamız durumunda  özel sektör çalışanlarına 13. Maaş imkanı yaratmak çok basit bir matematiksel işlemden ibarettir.

Özel sektör emekçilerine 13. Maaş ödenmesi mümkündür. Ama bunu hayata geçirmek de sınıf mücadelesinde bizim tarafın güçlenmesine bağlıdır. Size “patronlara 2,225 TL vermek gerçekçidir, ama işçiler için 1,010 TL almak gerçekçi değildir” diyenlere, patronlardan ne kadar ödendiklerini sormak bu mücadeleye katılmak için bir başlangıç olabilir!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder