Argasdi’nin 16. sayısında dosya başlığı
“Yaşasın Bilim” olarak belirlendi. Bu tercihin birden fazla nedeni var:
Öncelikle 2009 yılı; “Yaratılış
İnancı”na indirilmiş ağır bir darbe olan
Darwin’in “Türlerin Kökeni” isimli kitabının yayınlanmasının 150. ve Galileo’nun
kendisi tarafından icat edilen teleskopla gökyüzüne bakışının 400. yılıdır. Bu
sebeple bu yıl hem “Darwin Yılı” hem de “Astronomi Yılı” ilan
edilmiştir.
Dinsel dogamalara bilimin farklı iki alanından indirilen bu iki
büyük darbe, insanlığın ilerlemesinde yadsınamaz katkılar sağlamıştır.
Bilindiği gibi bilim hem kendisini eleştirerek ilerleyen hem de yeni buluşlar
ve keşiflere temel olan dinamik bir insan faaliyetidir. Gerek Darwin gerekse de
Galileo tarafından önü açılan bilimsel bilginin yeni boyutları, insan
toplumlarının yaşamı ve evreni daha iyi anlamasına olanak tanımış, günlük
hayatımızı kolaylaştıran birçok olgunun da temeli olmuştur. Bugün bilimsel
faaliyetin birçok boyutu, Darwin ve Galileo tarafından önü açılan bir
güzergahta rahatça ilerlemektedir.
Ama ne kadar ilginçtir ki, dünyada
örgütlü gericilik, dinsel dogmatizm ve idealist mantıksızlık da aynı hızla
yayılmaktadır. Bunun nedeni bilimsel bilgiyi, dünyayı daha derinlemesine
sömürmek amacıyla sermayenin tekeline alırken; dünyanın lanetlilerine dinsel
avuntuyu tek çıkar yol olarak sunan egemen emperyalist/kapitalist barbarlık
düzenidir.
Dünyanın ezilenleri, sömürülenleri ve
emekçi sınıflar; bilimsel sosyalizmin bir alternatif olma özelliğini kaybetmesi
ile birlikte egemenlerin onalara sunduğu gerici, dinsel dogmalar tarafından
daha çok cezbedilir oldular. Bizim ülkemiz Kıbrıs’ta da, özellikle Kıbrıslı
Türk halkı, AKP eli ile organize edilen bir gerici saldırı dalgası ile karşı
karşıyadır. Bu gerici saldırı bugünlerde gönüllü işbirlikçi UBP eli ile
uygulanmaktadır. Ancak çok yakın bir geçmişte CTP-ÖRP hükümeti tarafından hemen
hemen aynı icraatların uygulandığını da unutmuş değiliz. Şeriaçı AKP’nin
işbirlikçisi UBP: Okuldan fazla cami bulunan güzel ülkemize daha fazla cami
yaptırmaktadır. Din derslerini zorunlu hale getirirken yaz döneminde Kur’an
kursları adı altında siyasal islamı örgütlemektedir. Gençlerimizi uçaklarla
Türkiye’ye taşıyarak dinsel bağnazlığın aleti kılmaya çalışmaktadır.
Üniversitelere ilahiyat fakültelerinin açılması, imam hatip liselerinin
oluşturulması ve siyasal islamın göçmen kesimlerle Kıbrıslı Türkler arasında
yaratılan ayrılık için payanda yapılması da bu gerici saldırının diğer
ayaklarıdır.
Biz
Kıbrıslı Türk devrimciler; toplumsal sorunların çözümünde aklın, iradenin ve
bilimsel bilginin yol göstericiliğine her zamankinden fazla ihtiyacımız
olduğundan hareketle; devrimci bir kalkışmanın bilimsel temellerinin asla göz
ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamak için bu sayımızda “YAŞASIN BİLİM”
diyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder